GENÇ YAZARLARLA OKUMA AKŞAMI

    “Sınırlar ve Sınır Ötesinde Yaşananlar”

Ahmet Birinci/Essen

Ruhr Veliler Birliği ve Ruhr Öğretmenler Derneği’nin organize ettiği okuma akşamında genç yazarlar okuyucularıyla buluştu. Genç yazarların, öyküleri, “Sınırlar ve Sınırların Ötesinde Yaşananlar” adlı kitapta yayımlandı.

Usta kalemlerden oluşan ekipte, Ayça Alkan, Dilara Keleş, Kübra Uludoğan, Lina Khostani, Sena Arslan, Seyda Eren, Zeynep Sude Altunbaş bulunmaktaydı. Genç kalemler öykülerini okudular, dinleyenler coşkuyla alkışladılar.

Ruhr Veliler Birliği ve Ruhr Öğretmenler Derneği, programlarını her zaman  müzik dinletisiyle açıyor ve kapatıyor. Bu akşamki müzik grubunda, Kamuran Turan, Meral Bektaş ve Sinan Filinte vardı. Seslendirdikleri güzel eserleriyle katılımcıların neşesini artırdılar, geceye renk kattılar. 

Genç yazarlar, öykülerini okumalarının ardından, dinleyenlerin görüşlerine ve yorumlarına yer verildi. Bu proje ışığında gençlerimiz okuma ve yazma alışkanlıklarını kazanıyorlar. Okunan öykülerin ardından yeni bir yazar, yeni bir edebiyatçı yetişiyor dedirtiyordu gençlerimiz. Birbirinden güzel anıların yaşandığı okuma akşamında, genç yazarları görmek, tanımak çok güzeldi. Mesleğinde kırk yılını çoktan açmış öğretmenler, öğrencilerinin çocuklarını yazar olarak karşılarına çıkıyordu. Bir öğretmen için en güzel mutluluk bu olsa gerek. Almanya’da anadilimizi kuşaktan kuşağa aktaran, büyük bir çınar olmuş öğretmenlerimizi minnetle selamlıyoruz.

Genç yazarlarımızdan biri olan Dilara Keleş, yazdığı öyküyü Türkçe ve Almanca okudu. Yaşanan sessizliğin ardından herkesin dalıp gittiği, gözlerin ıslandığı görüldü. Bu usta yazarın öyküsü şöyle başlıyor:

 “ Kapıkule, sınırların olması iyi bir şeydir. İnsanın ne zaman durması ve ne zaman  devam etmesi gerektiğini söyler. Ayrıca bir duraklama noktasıdır.  O an bir bakarsın etrafına, konumunu güncellersin, nerede olduğunu öğrenirsin. Bazı insanlar sınırları sevmezler. Özgürlüklerine aykırı olan bir şey olarak tanımlarlar ve sınırsız yaşamak isterler. Gurbette yaşayan Türkler için bu iki grup insanların bir ortak noktası vardır ama. Birkaç sınırı geçtikten sonra heyecanlanmaya başlarlar. Kalpler daha hızlı atmaya başlar. Geri sayım çoktan başlamış olur ve hedefe yaklaşırlar. Son sınır gelir karşılarına. Koskoca bir yazı canlanır yüksekte “Kapıkule” yazar üstünde. Bir yazı daha görülür kırmızı beyaz renklerde   “ Vatanınıza Hoş Geldiniz”. Bir tebessüm oluşur oradakilerin yüzlerinde. Bütün dertler o sınırda bırakılır ve yola tam gaz devam edilir.”

İşte genç yazarımızın kaleminden, sevgiyi, hasreti ve gurbeti içinde barındıran bir öykü. İnsanın her gün okuyası geliyor bu öyküyü.

Gençlerimizi sanatta, halkımızı dostlukta buluşturan her iki derneğimizin yöneticilerine, Projeden sorumlu olan Dr. Artur Nickel’e , öğretmenimiz Hacer Akgün, katkıda bulunan herkese teşekkürlerimizi sunarız.

Alıntı: Kapıkule öyküsü, “ Von Grenzen und Grenzverschiebungen” (Hg) Artur Nickel kitabın 35. sayfasından alınmıştır. Öykü, Dilara Keleş’e aittir.